Jack Kerouac-On the Road..(Yolda)

Beat kuşağına kimliğini kazandıran en önemli eser Jack Kerouac'ın (1922-1969) 1957'de yayımlanan Yolda (On the Road) isimli romanıdır.

Yolda Jack Kerouac ve arkadaşlarının gerçek yaşamlarını anlatan bir otobiyografidir.Beat Kuşağı Amerikan Tarihi'nde 1950'li yıllarda ortaya çıkmıştır.

Amerikan toplumu 1950'li yıllarda konformist bir hayat yaşıyordu. Gençlerin yaşamları üniversiteye gitmek,cinsellikte fazla ileri gitmemek, iyi bir iş, ev, araba edinmek ve çocuk sahibi olmaktı. Beat Kuşağı bütün bu değerlere karşıydı. Varoluşçuluktan etkilendiler. Tutucu değillerdi. Sürekli otostop yaparak, ordan oraya giderek göçebe hayatı yaşarlardı. Başka insanların hayatına karışmazlardı. Onlara göre herkes kendi kurallarına göre yaşamalıydı. Uyuşturucu maddelere ve caz müziğine düşkündüler.Beat ilk olarak İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra caz müzisyenleri tarafından kullanılmıştır. Beat Kuşağına göre caz bir yaşam tarzıdır. Onlar cazda bir isyan duymaktadır ve bu müzikten çok daha fazla birşeydir.Jack Kerouac'ın Yolda romanı yerleşme fikrine karşı ve Beatler'in yaşamı üzerine kurulmuştur. Yol burda yaşamı sembolize etmektedir. Romanı anlatan Sal Paradise Jack Kerouac'ın kendisidir. Roman Sal ve arkadaşı Dean'in Amerikada yollardaki seyahatleridir. Dean Moriarty Jack Kerouac'ın gerçek yaşamdaki arkadaşı Neal Cassady ve bu romandaki hemen herşeydir. Dean bir mit karakteridir. Sal her yerde Dean'i takip etmektedir. Dean bir kahraman (hero) gibi gösterilmiştir. O bir picaro'dur. (picaro: evi, ailesi, arabası olmayan, topluma bütün bunların gereksiz olduğunu gösteren kişi) Hiçkimseye veya bir ideolojiye bağlanmak istemezler. Çünkü bu onların yaşamlarını yaşamalarını engelleyecektir. Bu yüzden daima yoldadırlar. Yarın ne olacağını asla bilmezler.

Amerikan Kültürü'nü etkileyen Beat Kuşağı'nın en önemli eseri olan Jack Kerouac'ın Yolda adlı romanını Beat Generation Okuma grubumuzda çevirmen Ferruh Armutçuoğlu önderliğinde inceledik ve muhteşem bir keyif aldık. Beat Generation ile ilgi bilgi edinmek isterseniz gruplarımız kısmını incelemeniz yeterlidir..

Ölmeden önce mutlaka okumanızı tavsiye ediyoruz..

Sevgilerimizle...

Yeni Kitaplar....

Love is a losing game??...

ROMANTİK HAREKET - Alain de Botton

Alain de Botton bu kitabında, bir aşk ilişkisinin başlangıcından bitişene kadar ki gelişimini anlatıyor. Bu gelişimi anlatırken her iki taraf açısından da bakıyor, düşüncelerini okurla paylaşıyor.Tanıklığımıza şemalar, resimler ve Descartes'tan Platon'a, Aretha Franklin'den Flaubert'e kadar pekçok ismi kapsayan yazarlar ve düşünürler korosu eşlik ediyor.Kitap, reklamcı Alice ve bankacı Eric arasındaki ilişkiyi realist bir biçimde hayatın içinden bizlere sunuyor.

Kitap'dan Alıntılar....

Kendi ruhumuzun derinliklerinde kaybolmaktan korkup, bir başkasının ruhuna hapsolmayı seçmekten daha berbat ne olabilir? 8

Arkadaşlık korkaklıktan başka birşey değildir, aşkın getireceği daha büyük sorumluluklardan ve zorluklardan kaçıştır yalnızca. 12

...kendini yaşıyormuş gibi hissettiği tek durumun Aşk olduğuna inanıyordu. 18

Hollywood filmlerinde gördüğün öpüşme sahnelerine benzer bir şey yaşayacağını hayal ediyorsan sonsuza kadar yalnız kalırsın. 20

Mutluluğa giden yol, engeller ve çelişkilerle doludur; sınıf ve yaş farkı bu engellerin başında gelir. 33

Varılan çözümler, her an kanamaya hazır yaraların üzerine yapıştırılmış geçici yara bantları gibiydi 35

...hiçbir şeyi sorgulamadığın, sıradan ve küçük bir hayat yaşamak bana göre değil. 47

Baştan çıkarılmaya nasıl karşı koymak gerektiği, insana eziyet veren bir konudur: Kişi çok hızlı davranırsa değersizmiş gibi görünebilir, çok yavaştan alınca da partnerin ilgisini yitirebilir. 51

Birçok hükümetin ve aşığın bundan nefret ettiklerini açıkça söylemelerine karşın, doğru işleyen bir aşk ekonomisi için, enflasyon kimi zaman çok faydalı olabilir. 51

..biriyle tanıştıktan iki dakika sonra bir izlenim oluşur zihnimizde: Ondan hoşlandım/Ondan hoşlanmadım. 56İnsan, ilişkisi dışında da bir hayatı olmasını ister. 65

Güzel sözler söyleyen bir aktör, aslında sahne dışındaki bir insanın ürettiği duyguları taklit etmekten başka birşey yapmamaktadır. 74

"Hayranlık duymadığım bir adama aşık olamam" 77

"Rousseau'nun kendi çocuklarına zalimce davranmasının asıl nedeni onları toplumun acımasız kurallarına hazırlayabilmekti.." 127

Aşkta güçlü olmanın yolu, hiçbir şeyi umursamama yetisine sahip olmaktan geçer. 143

İletişimde açıklık ve berraklık çoğu zaman takdir edilse de zor anlaşılan insanların yada şeylerin bize garip bir şekilde cazip göründüklerini unutmamamız gerekir. 158

Zor bir sevgili; açık, berrak, ne yapacağı önceden kestirilebilen ve hep tam zamanında arayan bir sevgiliye göre daha değerlidir. 159.

İnsan hiçbir ilişkiye yalnız başına giremez, çocukluktan ve gençlikten kalma kültürel valizini, ilişkiler ve gelenekler ağını ve belki de taşra adını verebileceğimiz bir şeyi de beraberinde getirir. 249

George Bernard Shaw'un "Aşk, insanın bir başka insanla arasındaki farkı abarttığı hevesli bir süreçten başka birşey değildir" (S:312)

Romantik Hareket!in çevirmeni Ahu Sıla Bayer önderliğinde gerçekleştirdiğimiz "Love is a losing game"de kitabı ve kadın erkek ilişkileri sorguladık..Bir sonuca varamadık elbette ancak nerede olduğumuzu görmemiz açısından faydalı oldulu..kitabın 223.sayfasında yer aldıgı gibi

"Sorunlarımız olduğu için mi o kadar çok düşünüyoruz?Yoksa çok fazla düşündüğümüz için mi sorunlarımız var?"

Sorgulamaya değer...

Başucu Kitaplarımız....

Sizinde önerilerinizi bekliyoruz....

Scala Kitap Kulubü'nün muhteşem dünyasına hoşgeldiniz...

Kitaplarla Yolculuk; bizim serüvenimiz böyle başladı ve şimdi Scala Kitap Kulübü'yle devam ediyor.

Her zaman olmasını istediğimiz gibi bir buluşma, paylaşma, öğrenme mekanı oluşturduk. Önce kendimiz için başlattık, şimdi herkesle paylaşmayı isteyecek kadar güzel olduğunu düşündüğümüz bu serüvende sizleride aramızda görmek ve bu oluşumu beraber büyütmeyi istiyoruz.Değişimin bir parçası olmak istiyorsanız Scala Kitap Klübü'müze bekliyoruz.

Bol güneşli, bol okumalı günler...

Sevgimizle...